Kitap Hakkında:
"Melekler Gezegeni", gelecek ekseninde kurulmuş bir roman. Yazar bu yönteme, temel olarak eski Sovyetler Birliği üzerine daha iyi konuşmak için başvuruyor. Komsomolets rejimi yüz yıl önce yıkılırken, beraberinde ekolojik felaketleri, doğumların tükenmesini ve bir çeşit nükleer kışı da getirir. Bu arada kapitalizmin restorasyonu, yarı-Asyalı Rusya'nın yok oluşunu önleyecek hiçbir ideolojinin mevcut olmadığını kanıtlamıştır. Bu kısırlaştırılmış topraklarda gözle görülebilen tek ''ilerleme,'' doğurma yeteneğindeki sapmaların bir sonucu olarak, 200'ünü geçmiş ihtiyarların bile doğurabilmesidir. Bir çocuk böyle doğar. Bir huzurevinin yaşlı sakinleri, Brejnev döneminin restorasyonu için, tüm umutlarını bu çocuğa bağlamışlardır. Will Scheidmann adındaki bu çocuk, ilk başta bir yumak kumaş parçasından başka bir şey değildir. Gizliden gizliye, bir embriyon ortaya çıkana kadar beşiklerde sallanır. Gizliden gizliye, çünkü resmî otoriteler yaşlı kadınlara doğurmayı yasaklamıştır. Sonra bu yorulmak nedir bilmeyen kadınlar, çocuğa Marksizm'in klasiklerini öğretip mülkiyet düşmanlığını aşılarlar. Diğer yandan da şamanlar, ona Moğol efsanelerini okur. Leninist doktrini restore etmek üzere yola çıkan Will Scheidmann, bir süre sonra liberalizmin çekiciliğine yenik düşer ve onun adeta bir cüzam gibi yayılmasına katkıda bulunur. Yaşlı kadınlar, devasa bir step ortasında onu yargılarlar.
Scheidmann, özel mülkiyeti ve insanın insan tarafından sömürülmesini tekrar kuran yasa ve kararnameleri imzaladığını kabul eder. Ama söylediğine göre amacı, bu ''mafya iğrençliğinin'' bir kolektif tepki uyandırması ve sürekli devrimi gündeme getirmesidir.