Sen-Petersburg'da Beyaz Gece
Paylaşım:
Sen-Petersburg'da Beyaz Gece
Çeviren: Aysel Bora
Bu Kitabı Satın Alın

Kitap Künyesi:

Barkod: 9789756612453

Sayfa Sayısı: 312

Ebat: 14 x23 cm

Yayın Tarihi: Kasım 2001

Kategori: Romanlar

Kitap Hakkında:

Son derece çekici ve cömert bir insan olan, özgürlük âşığı Grandük Nikolay Romanov, Bolşeviklerin gazabından kurtulacak, ama ailesi tarafından reddedilecekti. Michel de Grèce’in "Sen-Petersburg’da Beyaz Gece" romanının kahramanı işte bu bahtsız soylu. Ama geleceğe güvenle bakabilirdi: doğuştan grandük ve birçok alayın komutanıydı. Erken yaşta subay eğitimlerine katılmaya başladı ve filozoflar, maceracılar, dalkavuklarla dolup taşan sarayın debdebeli yaşamına girdi. Ama sık sık bunalıyor, sıkıntısını dağıtmak için de kendini giderek daha fazla kadınlara ve içkiye veriyordu. Sonra, bir gece operada Fanny’yle tanıştı. Fanny bir süre sonra, kendisini teselli eden ve güldüren, Savine adlı genç bir Adonis’le tanıştı. Nikolay öfkeliydi, ama Fanny inanılmaz bir özgüvenle, onu sonunda, üçlü bir yaşamın herkes için daha heyecanlı olacağına ikna etti. Gerçekten de öyle olacaktı! Nikolay, Savine’in etkisiyle, halkı çarlık zulmünden kurtararak geçmişle tüm bağları koparmayı hayal eden genç devrimcilerden oluşan bir grupla temas kurdu. Kendilerini halk için feda etmeye hazır bu gençlerin idealizminden etkilenen Nikolay, onlara yardım etmeye karar verdi. Çok geçmeden, çariçenin ve Nikolay’ın ana babasının yaşadığı saraydan küçük mücevherler kaybolmaya başladı. Bunu bir şapeldeki bazı ikonaların çalınması izledi. Üçlünün müthiş eğlenceli bulduğu bu oyun, Nikolay’ın annesinin yatak odasından değerli bir pırlanta haçın kaybolduğu o meşum geceye kadar devam etti. Bizzat çarın emriyle olayı araştırmak üzere polis çağrıldı… Hırsız, hizmetçilerden biri olabilir miydi? Michel de Grèce, bu dudak uçuklatan, ama gerçek destanda işte bunları anlatıyor. Steplerde at koşturan Kazaklar ve karda kurt avlarıyla, karanlık, ama çılgınca romantik bir öykü. Sürükleyici bir aşk hikâyesi.

Kitap Hakkında:

Son derece çekici ve cömert bir insan olan, özgürlük âşığı Grandük Nikolay Romanov, Bolşeviklerin gazabından kurtulacak, ama ailesi tarafından reddedilecekti. Michel de Grèce’in "Sen-Petersburg’da Beyaz Gece" romanının kahramanı işte bu bahtsız soylu. Ama geleceğe güvenle bakabilirdi: doğuştan grandük ve birçok alayın komutanıydı. Erken yaşta subay eğitimlerine katılmaya başladı ve filozoflar, maceracılar, dalkavuklarla dolup taşan sarayın debdebeli yaşamına girdi. Ama sık sık bunalıyor, sıkıntısını dağıtmak için de kendini giderek daha fazla kadınlara ve içkiye veriyordu. Sonra, bir gece operada Fanny’yle tanıştı. Fanny bir süre sonra, kendisini teselli eden ve güldüren, Savine adlı genç bir Adonis’le tanıştı. Nikolay öfkeliydi, ama Fanny inanılmaz bir özgüvenle, onu sonunda, üçlü bir yaşamın herkes için daha heyecanlı olacağına ikna etti. Gerçekten de öyle olacaktı! Nikolay, Savine’in etkisiyle, halkı çarlık zulmünden kurtararak geçmişle tüm bağları koparmayı hayal eden genç devrimcilerden oluşan bir grupla temas kurdu. Kendilerini halk için feda etmeye hazır bu gençlerin idealizminden etkilenen Nikolay, onlara yardım etmeye karar verdi. Çok geçmeden, çariçenin ve Nikolay’ın ana babasının yaşadığı saraydan küçük mücevherler kaybolmaya başladı. Bunu bir şapeldeki bazı ikonaların çalınması izledi. Üçlünün müthiş eğlenceli bulduğu bu oyun, Nikolay’ın annesinin yatak odasından değerli bir pırlanta haçın kaybolduğu o meşum geceye kadar devam etti. Bizzat çarın emriyle olayı araştırmak üzere polis çağrıldı… Hırsız, hizmetçilerden biri olabilir miydi? Michel de Grèce, bu dudak uçuklatan, ama gerçek destanda işte bunları anlatıyor. Steplerde at koşturan Kazaklar ve karda kurt avlarıyla, karanlık, ama çılgınca romantik bir öykü. Sürükleyici bir aşk hikâyesi.

Yazar Hakkında:

Michel de Grèce, Yunanistan Kralı I. Georgios ile Rusya Grandüşesi Olga’nın torunudur; babası Prens Christophe, annesi Françoise de France’tır. 7 ocak 1939’da, anne ve babasının o sırada yaşamakta olduğu Roma’da dünyaya geldi. Bir yaşındayken babasını kaybetti. İkinci Dünya Savaşı yıllarını annesiyle birlikte Fas’ta geçirdi, 1945-1948 arasında İspanya’da yaşadı. Daha sonra Paris’e yerleşti. Bütün öğrenimini Paris’te tamamladı ve 1960 yılında siyaset bilimi diploması aldı. Bundan sonra Yunanistan’a döndü. 1965’te Yunanlı bir sanayicinin kızıyla evlendi. Karısı soylu olmadığı için, Yunan tahtı üzerindeki tüm haklarından feragat etmek zorunda kaldı. 1965-1972 arasında karısıyla birlikte Atina dışında yaşadı ve Cazes Ödülü’ne layık görülen, ilk kitabı "History My Sister"ı bu dönemde yazdı. Yazarın diğer eserleri: "La femme sacrée" (1993), "La Bouboulina" (1993), "Louis IX: l’envers du soleil" (1998), "Versailles: le jardin de l’esprit" (1999), "L’impératrice des adieux" (1998). Yazarın "II. Abdülhamit" adlı kitabı 1995 yılında Milliyet Yayınları tarafından yayımlanmıştır. Yazarın Sayfası Yazarın Sayfası
  • Doğan Holding
  • Doğan Kitap
Doğan Yayınları Copyright © 2022 | Tasarım ve Uygulama: Carbon Interaktif