Bu Yaz Ayrılığın İlk Yazı Olacak
Paylaşım:
Bu Yaz Ayrılığın İlk Yazı Olacak
Bu Kitabı Satın Alın

Kitap Künyesi:

Barkod: 9789759915629

Sayfa Sayısı: 192

Ebat: 13.5 x19.5 cm

Yayın Tarihi: Ekim 2001

Kategori: Romanlar

Kitap Hakkında:

Selim İleri, 2001 Orhan Kemal Roman Armağanı da kazanan bu romanını bir söyleşide şöyle anlatıyor: "'Bu Yaz Ayrılığın İlk Yazı Olacak'ı üçüncü ve son kez yazıyordum, yaz sonuydu. Attilâ İlhan ile konuşuyor, romanda gerçekleştirmek istediklerimi anlatıyordum. Attilâ Bey Malraux'nun şu sözünü söyledi: 'Her roman aslında bir otobiyografidir.' Birden çarpıldım ve sözü romanın başına koymaya karar verdim. Roman ve otobiyografi, özyaşamöyküsü sözcüklerinin yan yana gelişi, getirilişi çarptı beni. Romanı mutlak bir kurmaca diye görmek de mümkün ve zaten öyle. Gelgelelim kurmacada yazarın, romancının yaşam deneylerini, yaşam görüşünü, yaşamı algılayışını nereye kadar yadsıyabiliriz? Yani yazardan kurmacaya sürekli bir yansıma söz konusudur. Yetiştiğim yıllarda bir 'kendini yazmak' tartışması sürüp giderdi. Ünlü eleştirmen Rauf Mutluay lise son sınıfta öğretmenimdi. Ona hayrandım, inanılmaz bir edebiyat öğretmeniydi. Hayatında tek satır edebî kitap okumamış kişilere bile edebiyatı sevdirebilecek nitelikte, incelikte bir öğretmendi. İşte o 'kendini yazmak' tartışmalarında Rauf Mutluay da önde gelen tartışmacılardandı. Bu konuda soruna olumsuz yaklaşıyordu Rauf Bey. O kadar ki Kafka ve 'Dönüşüm' bile güme gidebiliyordu. Büyük yazarların kendilerinden değil, tarihsel ve toplumsal perspektiften yola çıktıklarını söylüyordu. Kişisel geçmişin, kişisel yaşantının edebiyat eserine pek bir şey katamayacağı kanısındaydı. O sıralarda Ehrenburg'un 'Paris Düşerken'i, Şolohov'un 'Ve Durgun Akardı Don'u yeni yayımlanıyordu. Rauf Hoca'nın bu iki büyük romanı hararetle salık verdiğini hatırlıyorum. Bu eserleri büyük bir heyecanla da okuduğumu hatırlıyorum. Fakat her romanın bir anlamda otobiyografi olduğunu söyleyen Andre Malraux da o soy romancılardandır. Belki de başka bir şeyi anlamamız gerekiyor: en bireyselinden en toplumsalına, roman, öykü, anlatı yazarın yaradılışının bilinçli bir ifadesidir."

Kitap Hakkında:

Selim İleri, 2001 Orhan Kemal Roman Armağanı da kazanan bu romanını bir söyleşide şöyle anlatıyor: "'Bu Yaz Ayrılığın İlk Yazı Olacak'ı üçüncü ve son kez yazıyordum, yaz sonuydu. Attilâ İlhan ile konuşuyor, romanda gerçekleştirmek istediklerimi anlatıyordum. Attilâ Bey Malraux'nun şu sözünü söyledi: 'Her roman aslında bir otobiyografidir.' Birden çarpıldım ve sözü romanın başına koymaya karar verdim. Roman ve otobiyografi, özyaşamöyküsü sözcüklerinin yan yana gelişi, getirilişi çarptı beni. Romanı mutlak bir kurmaca diye görmek de mümkün ve zaten öyle. Gelgelelim kurmacada yazarın, romancının yaşam deneylerini, yaşam görüşünü, yaşamı algılayışını nereye kadar yadsıyabiliriz? Yani yazardan kurmacaya sürekli bir yansıma söz konusudur. Yetiştiğim yıllarda bir 'kendini yazmak' tartışması sürüp giderdi. Ünlü eleştirmen Rauf Mutluay lise son sınıfta öğretmenimdi. Ona hayrandım, inanılmaz bir edebiyat öğretmeniydi. Hayatında tek satır edebî kitap okumamış kişilere bile edebiyatı sevdirebilecek nitelikte, incelikte bir öğretmendi. İşte o 'kendini yazmak' tartışmalarında Rauf Mutluay da önde gelen tartışmacılardandı. Bu konuda soruna olumsuz yaklaşıyordu Rauf Bey. O kadar ki Kafka ve 'Dönüşüm' bile güme gidebiliyordu. Büyük yazarların kendilerinden değil, tarihsel ve toplumsal perspektiften yola çıktıklarını söylüyordu. Kişisel geçmişin, kişisel yaşantının edebiyat eserine pek bir şey katamayacağı kanısındaydı. O sıralarda Ehrenburg'un 'Paris Düşerken'i, Şolohov'un 'Ve Durgun Akardı Don'u yeni yayımlanıyordu. Rauf Hoca'nın bu iki büyük romanı hararetle salık verdiğini hatırlıyorum. Bu eserleri büyük bir heyecanla da okuduğumu hatırlıyorum. Fakat her romanın bir anlamda otobiyografi olduğunu söyleyen Andre Malraux da o soy romancılardandır. Belki de başka bir şeyi anlamamız gerekiyor: en bireyselinden en toplumsalına, roman, öykü, anlatı yazarın yaradılışının bilinçli bir ifadesidir."

Yazar Hakkında:

Atatürk Erkek Lisesi’ni bitiren (1968) Selim İleri, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ndeki öğrenimini yarım bıraktı. "Dünya" gazetesinin sanat sayfasını (1979) ve "Argos" dergisini yönetti. Çok sayıda dergi ve gazetede eleştiri ve inceleme yazıları ile öyküleri yayımlandı. On dokuz yaşındayken yayımlanan "Cumartesi Yalnızlığı" adlı ilk öykü kitabında tutturduğu edebî düzeyle dikkatleri üzerine çekti. Öykülerinde bireyin zengin iç dünyasını yansıtmaya öncelik veren Selim İleri'nin ilk romanlarında bireyler arasındaki iletişimsizlik öne çıktı. Daha sonraları ise bazı siyasal konulara da yer veren yazar, son romanlarında yakın tarihte yaşamış bazı tanınmış kişilerin yaşamlarını ele aldı. Yazarın Sayfası Yazarın Sayfası
  • Doğan Holding
  • Doğan Kitap
Doğan Yayınları Copyright © 2022 | Tasarım ve Uygulama: Carbon Interaktif